10 Eylül 2014 Çarşamba

Önce Şairler Ölür Ve Sonra Tüm İnsanlık


'Kalan sükunetin alnından öpülesi'
Dedim:
Bu gecede misafirim aklımca
Kimse beklemez çırılçıplak mirim;
İnce bir tebessüm paylaşıverdi benzer halimiz

Duydum ki;
'Hakikat' bin kez eşlik eder amin der şairce
Bulur mecrasını akla zig-zag çizse de
İncelikler işidir tenkitle 
Şayeste bakabildiğinde

O sebeptendir hep bir kurgunun ötesi 
Saçmalıklar kekreden hikayelerimizin portresi
Günahları çıkarılmış ilginçtir hikmeti
Teshiri imtina etme dilimizle

Keyifli bir sohbetin göbeğinde neyin taksimi bu
Ya kapıyı açarsa bir dua ise... şiir?

Oracıkta açar ayrıcalıkların elvan renkleri 
Misafir dünyamızın bölüştükleri
Gir içeri hayat der her harfiyle buradakiler
Bir avuç mülhem endişeler 
Seni sustursa da susamazsın

Sabırla...
Fasıl fasıl aradığımız lügatler kırk yıl bir kapıda
Nedense ''tene tutunmak'' ne ola mümkün 
Şahitleriyle gezer konuşur bu bedenler
Onlar birer kambur değil sanki 
Vuruyor zavallı surete!

Ne tuhaftır kendi kendinle 
Ön yargısız ve korkmadan
Anlamaktan aciz katmerlenip defnettiğimiz
İmtina etmemiz dileğiyle uzattığımız
Vehmedip sorguluyor 
Bayıldım ev sahipliğine!

En karanlık anda bile habersiz
Biz değil miyiz gözlerimize dek birer yolcu kafilesi?
Akıl ve kalp yol almayı kafasına koymuşsa 
Gelir tazelenir kalp zaten oracıkta

Haklısınız endişeye mahal yok...
Önce şairler ölür ve sonra tüm insanlık
Yazın ki, bilinsin nefes alıp verdiğimiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder